Anadolu’da Kurulan İlk Türk Beylikleri ve Kurucuları 1071 Malazgirt Zaferi, Türklerin Anadolu’ya girişini kalıcı hâle getiren dönüm noktalarından biridir. Zaferin ardından Anadolu’nun çeşitli bölgelerine yerleşen Türk komutanlar ve beyler, burada bağımsız ya da yarı bağımsız beylikler kurdular. Bu beylikler hem Anadolu’nun Türkleşmesinde hem de İslamlaşmasında büyük rol oynadı. Anadolu’da kurulan ilk Türk beyliği Danişmentliler’dir. 1080 yılında Danişment Gazi tarafından kurulan bu beylik, Sivas, Tokat, Kayseri ve Malatya çevresinde hüküm sürmüş ve Haçlılara karşı önemli mücadeleler vermiştir. Doğu Anadolu’da ortaya çıkan Saltuklular ise 1072’de Ebulkasım Saltuk Bey tarafından Erzurum merkezli olarak kurulmuş ve bölgeye önemli eserler kazandırmıştır. Aynı yıllarda Erzincan ve Divriği civarında kurulan Mengücekliler, özellikle Divriği Ulu Camii gibi eserleriyle tanınmış ve Anadolu kültür tarihine büyük katkı sağlamıştır. 1102 yılında Artuk Bey’in oğulları tarafından kurulan Artuk...
Kayıtlar
Eylül, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Anadolu Topraklarına “Türkiye” Adı Verilmesinin Nedenleri Bugün yaşadığımız toprakların adı Türkiye. Aslında bu ad, çok eski dönemlerden beri kullanılıyor. Türkler Anadolu’ya yerleşip çoğaldıkça burası yabancı kaynaklarda “Türklerin ülkesi” yani “Türkiye” olarak anılmaya başlandı. 12. yüzyıldan itibaren özellikle Avrupalı seyyahlar ve tarihçiler bu ifadeyi sıkça kullanmışlardır. Bir diğer neden, Türklerin Anadolu’da kalıcı devletler kurmasıdır. Selçuklular ve ardından Osmanlılar burada güçlü siyasi yapılar oluşturunca, bölge Türklerle özdeşleşti. Böylece zamanla “Türkiye” adı resmileşti ve günümüze kadar geldi.
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Türklerin Anadolu’yu Yurt Olarak Seçmesinin Nedenleri Tarih boyunca Türkler farklı coğrafyalarda yaşamış ama en sonunda kalıcı olarak Anadolu yu yurt edinmişlerdir. Öncelikle Anadolu’nun iklimi ve doğası Türklerin göçebe yaşamdan yerleşik hayata geçişine çok uygundu. Verimli toprakları sayesinde tarım yapılabiliyor, hayvancılık için geniş meralar bulunuyordu. Ayrıca Anadolu, Asya ile Avrupa arasında bir köprü gibiydi. Bu durum hem ticaret hem de siyasi güç açısından çok avantajlıydı. Bir diğer sebep ise Anadolu’nun stratejik konumuydu. İpek Yolu buradan geçiyordu ve bu da ekonomik zenginlik demekti. Aynı zamanda Bizans gibi güçlü devletlere karşı mücadele imkânı veriyor, Türklerin siyasi güç kazanmasını sağlıyordu. Kısacası Anadolu sadece coğrafi olarak değil kültürel ve stratejik açıdan da Türkler için ideal bir yurt haline geldi.